IB ESS HL Environmental Ethics: Anthropocentrism, Biocentrism, Ecocentrism
Bir ormanın kesilmesine “evet” ya da “hayır” demek kolay görünebilir, ama IB Environmental Systems and Societies (ESS) içinde önemli olan kararın kendisi değil, neden o
Bir anda üşüyüp tüylerinin diken diken olduğunu, yaz sıcağında ter içinde kaldığını, uzun süre su içmeyince başının ağrıdığını ya da çok şekerli bir şey yedikten sonra kendini bir anda çok enerjik, sonra da halsiz hissettiğini düşün. Tüm bu durumlarda vücudun aslında aynı şeyi yapmaya çalışır: iç dengesini korumak.
İşte bu iç dengeyi koruma sürecine homeostasis denir ve IB Biology için hem sınav sorularında hem de Internal Assessment ve Extended Essay konularında sık sık karşına çıkar. Konuyu iyi kavradığında, hem çoktan seçmeli sorular hem de yapılandırılmış cevap soruları sana çok daha mantıklı gelmeye başlar.
Bu yazıda, 8. sınıf düzeyinde, sade ve akıcı Türkçe kullanarak ama teknik terimleri İngilizce isimleriyle vererek ilerleyeceğiz. Negatif feedback ve pozitif feedback terimlerini tanıyacak, homeostasis örneklerini görecek ve sonunda IB Biology sınavlarında bu konudan nasıl yüksek puan alabileceğini birlikte toparlayacağız.
IB Biology 2025 syllabus’a göre homeostasis, vücudun internal environment dediğimiz iç ortamını, dış şartlar değişse bile, dar sınırlar içinde sabit tutma sürecidir. Bu iç ortama kan plazması, doku sıvısı gibi, hücrelerin içinde yüzdüğü ortam da dahildir.
Bu denge sabit ve donmuş bir durum değildir. Vücut sıcaklığı, blood glucose düzeyi ya da pH değeri gün içinde sürekli küçük dalgalanmalar gösterir. Fakat hepsi, set point dediğimiz hedef değerin çevresinde, belirli bir aralıkta kalır. İşte bu yüzden IB kaynaklarında homeostasis için dynamic equilibrium ifadesi kullanılır.
IB tarzı kısa ve net bir tanım örneği görmek istersen, cevabın şöyle olabilir:
“Homeostasis is the maintenance of a stable internal environment within narrow limits around a set point, using negative feedback.”
IB Biology 2025 syllabus’ta homeostasis özellikle şu başlıklarla bağlantılıdır:
Üniversite seviyesinde bile, insan fizyolojisi dersleri homeostasis ile başlar; örneğin UC Berkeley’deki Human Physiology dersi tanımında homeostatik kontrol sistemleri temel kavramlar arasında geçer.
Daha basit konuşalım. Homeostasis, dış ortam değişse bile vücudun iç koşullarını, yani:
belirli sınırlar içinde tutma çabasıdır.
Fransız fizyolog Claude Bernard, vücudun bu iç ortamına “milieu intérieur” (iç ortam) adını vermiştir. Aklında kalması için şu cümleyi kullanabilirsin:
“Homeostasis, vücudun iç ortamını, dış dünya ne yaparsa yapsın, güvenli sınırlar içinde tutma sanatıdır.”
Denge kelimesi çoğu öğrencinin aklına, hiç değişmeyen sabit bir sayı getirir. Oysa vücut böyle çalışmaz. Gün içinde biraz koştuğunda vücut sıcaklığın hafif yükselir, dinlenince tekrar düşer. Yemek yedikten sonra blood glucose artar, hormonların devreye girer ve tekrar normal aralığa çekilir.
Bu yüzden homeostasis için dynamic equilibrium denir, çünkü:
IB sınavında “Explain the term dynamic equilibrium in the context of homeostasis” gibi bir soru görürsen, bu fikri sade bir dille ifade etmen beklenir.
Homeostasis tek bir ünitede kapanan bir konu değil, syllabus boyunca tekrar tekrar karşına çıkar. Özeti şöyle düşünebilirsin:
Bu yerleşimi kafanda netleştirirsen, konu tekrar ederken hangi eski bilgiyi nereye bağlaman gerektiğini daha kolay fark edersin.
Homeostasis, karmaşık görünse de aslında benzer çalışan basit kontrol döngülerinden oluşur. Her döngüde üç ana parça vardır: receptor (sensör), control center (kontrol merkezi) ve effector (efektör). Bunlar, stimulus adlı bir değişikliği algılar, değerlendirir ve response ile cevap üretir.
Bu döngülerin çoğu negative feedback prensibiyle çalışır, yani değişikliği tersine çevirir. Daha az sayıda örnekte ise positive feedback görülür ve bu mekanizma değişikliği büyütür.
Genel bir homeostatik sistemi şöyle özetleyebilirsin:
Basit bir sıcaklık örneği düşün. Soğukta, derideki receptor hücreleri stimulus’u algılar, sinyali hypothalamus’a yollar, control center kaslara titreme komutu verir ve effector olan kaslar kasılarak ısı üretir. Böylece response, sıcaklık düşüşünü telafi etmeye çalışır.
Negative feedback, sistemdeki bir değişikliği tersine çeviren ve değeri tekrar set point çevresine taşıyan döngüdür. IB sınavı için kullanabileceğin net bir tanım şöyle olabilir:
“Negative feedback is a control mechanism that detects a change and produces a response to counteract the change.”
Buradaki “counteract the change” ifadesi çok önemlidir, cevaplarında özellikle kullanmaya çalış.
Kısa örnekler:
Gördüğün gibi negative feedback, homeostasis’i koruyan temel araçtır.
Positive feedback ise değişikliği azaltmak yerine büyüten bir mekanizmadır. Bu yüzden homeostasis’i sürdürmek için değil, kısa sürede tamamlanması gereken özel olaylarda kullanılır.
Klasik örnekler:
IB Biology düzeyinde bilmen gereken, positive feedback’in dengeyi korumak için değil, bir olayı hızlı tamamlamak için kullanıldığıdır. Bu ayrımı sınavda net ifade edebilmek önemli bir avantaj sağlar.
IB Biology’de homeostasis denince akla gelen üç temel örnek vardır: thermoregulation, osmoregulation ve blood glucose regulation. Soruların büyük bölümü bu üç sistem etrafında döner.
Bu konular, pek çok üniversitedeki giriş seviyesi biyoloji derslerinde de aynı mantıkla anlatılır; örneğin Oregon State University’deki BI 222 Principles of Biology dersi organizma düzeyinde sistemler ve homeostatik süreçleri ele alır.
İnsan vücudu sıcaklığını yaklaşık 37 °C civarında tutmaya çalışır, fakat IB açısından önemli olan tek bir sayı ezberlemek değil, bu değerin bir aralık olduğunu bilmek ve negatifeedback ile korunduğunu anlamaktır.
Bu sistemde:
Sıcak ortamda:
Soğuk ortamda:
Her iki durumda da, negative feedback döngüsü çalışır ve body temperature tekrar normal aralığa çekilir.
Osmoregulation, kandaki su ve çözünmüş madde (özellikle tuz) dengesinin korunmasıdır. Bu görev özellikle kidneys ve ADH (antidiuretic hormone) ile yürütülür.
Kandaki su azaldığında, yani kan çok yoğun hale geldiğinde:
Çok su içtiğinde, yani kan fazla seyrelmiş durumda olduğunda:
Bu sistem de tipik bir negative feedback döngüsüdür; değişiklik algılanır ve counteract the change prensibiyle tersine çevrilir.
Blood glucose regulation, IB Biology için ezberden çok mantığını anlaman gereken bir diğer ana örnektir. Burada ana oyuncular:
Yemek yedikten sonra:
Uzun süre yemek yemediğinde:
Diyabet hastalarında bu sistem bozulur, fakat IB düzeyinde detaylı patolojiye girmen gerekmez. Önemli olan, insulin ve glucagon’un zıt etkili hormonlar olduğunu ve homeostasis’i negative feedback ile sağladığını yazabilmendir.
Konuyu anlamak kadar, sınavda nasıl anlatacağını bilmek de önem taşır. IB, command terms dediğimiz özel komut kelimeleriyle senden ne istediğini açıkça söyler. Ayrıca grafik okuma, şema yorumlama ve kısa açıklama soruları homeostasis kısmında sık görülür.
Bu arada homeostasis ile ilgili daha geniş IB uyumlu materyalleri merak edersen, Sean B. Carroll’ın “The Serengeti Rules” kitabına eşlik eden ve IB Biology ile bağlantı kuran öğretmen materyali düzenleme kurallarını anlaman için güzel bir ek kaynak olabilir.
Homeostasis sorularında sık görebileceğin command terms şunlardır:
Örneğin “Explain how negative feedback helps to maintain homeostasis” sorusunda:
mantıklı bir sırayla yazman beklenir. “Outline the process of thermoregulation” sorusunda ise daha kısa ve özet cümlelerle, sıcak ve soğuk durumları karşılaştırarak anlatman yeterlidir.
IB Biology sınavlarında sıkça, zaman ekseninde değişen blood glucose ya da body temperature grafikleri görürsün. Bu grafiklerde:
Grafiği yorumlarken:
sözle tarif edebilmen gerekir. Kendi kendine pratik yapmak için, basit grafikler çizip, altına “What is the stimulus?”, “What is the response?”, “Where is the set point?” gibi sorular yazabilirsin.
İnsanlarda homeostasis’i doğrudan ölçen deneyler, etik ve güvenlik açısından genelde uygun değildir. Bu yüzden Extended Essay veya Internal Assessment için daha dolaylı ve güvenli sistemler seçmek akıllıca olur.
Bazı örnek fikirler:
Daha ileri seviye içeriklere bakmak istersen, IB müfredatı ile ilişkilendirilmiş “Biology for the IB Diploma” kitabının bir kopyasına buradaki akademik paylaşım üzerinden göz atabilir, fakat her zaman güncel IB guide ve okulunun güvenlik kurallarını esas almalısın.
Özetle, homeostasis, vücudun iç ortamını güvenli sınırlar içinde tutan, negative feedback temelli kontrol sistemlerinin genel adıdır. Çoğu sistemde receptor, control center ve effector birlikte çalışır ve response her zaman “counteract the change” prensibini izler.
IB Biology için bilmen gereken üç temel örnek, thermoregulation, osmoregulation ve blood glucose regulation şeklinde öne çıkar. Bu üç sistemi stimulus, receptor, control center, effector ve response adımlarına bölerek kendi notlarını yazarsan, hem Paper 2 açıklama sorularında hem de grafik yorumlarında çok daha rahat edersin.
Kendi çalışma planını oluştururken, terimlerin İngilizce karşılıklarını ezberleyip, resmi IB kaynaklarına ve üniversite biyoloji sayfalarına göz atman sana güçlü bir temel kazandırır. Konu ilk bakışta karmaşık görünebilir, ama mantığını kavradığında homeostasis sorularının aslında benzer bir iskelete sahip olduğunu fark edecek ve kendini çok daha güvende hissedeceksin.
Bir ormanın kesilmesine “evet” ya da “hayır” demek kolay görünebilir, ama IB Environmental Systems and Societies (ESS) içinde önemli olan kararın kendisi değil, neden o
Bir nehri kirleten fabrikanın bacası sadece duman mı çıkarır, yoksa görünmeyen bir fatura da mı üretir? IB ESS’de environmental economics, tam olarak bu görünmeyen faturayı
Bir nehre atılan atık, bir gecede balıkları öldürebilir, ama o atığın durması çoğu zaman aylar, hatta yıllar alır. Çünkü çevre sorunları sadece “bilim” sorusu değil,
Şehirde yürürken burnuna egzoz kokusu geliyor, ufuk çizgisi gri bir perdeyle kapanıyor, bazen de gözlerin yanıyor; bunların hepsi urban air pollution dediğimiz konunun günlük hayattaki
Şehir dediğimiz yer, sadece binalar ve yollardan ibaret değil, büyük bir canlı organizma gibi sürekli besleniyor, büyüyor, ısınıyor, kirleniyor, bazen de kendini onarmaya çalışıyor. IB
IB ESS Topic 8.1 Human populations, insan nüfusunun nasıl değiştiğini, bu değişimin nedenlerini ve çevre üzerindeki etkilerini net bir sistem mantığıyla açıklar. Nüfusu bir “depo”
Bir gün marketten eve dönüyorsun, mutfak tezgahına koyduğun paketli ürünlerin çoğu, aslında üründen çok ambalaj gibi görünüyor. Üstüne bir de dolabın arkasında unutulan yoğurt, birkaç
Evde ışığı açtığında, kışın kombiyi çalıştırdığında ya da otobüse bindiğinde aslında aynı soruyla karşılaşıyorsun, bu enerjiyi hangi kaynaktan üretiyoruz ve bunun bedelini kim ödüyor? IB
Bir musluğu açtığında akan su, markette aldığın ekmek, kışın ısınmak için yaktığın yakıt, hatta telefonunun içindeki metal parçalar; hepsi natural resources (doğal kaynaklar) denen büyük
Gökyüzüne baktığında tek bir “hava” var gibi görünür, ama aslında atmosfer kat kat bir yapı gibidir ve her katın görevi farklıdır. IB Environmental Systems and