IB ESS HL Environmental Ethics: Anthropocentrism, Biocentrism, Ecocentrism
Bir ormanın kesilmesine “evet” ya da “hayır” demek kolay görünebilir, ama IB Environmental Systems and Societies (ESS) içinde önemli olan kararın kendisi değil, neden o

IB Physics Internal Assessment, birçoğu için Diploma Programı’nın en stresli ama en öğretici kısmı. Notun yaklaşık yüzde 20’sini belirleyen bu çalışma, özellikle Grade Boundary’lerin sıkı olduğu yıllarda, toplam IB Fizik notunu bir tam banda kadar yukarı çekebiliyor. Güçlü bir IB Physics IA aynı zamanda üniversite başvurularında da öğretmen referanslarına, personal statement’a ve portfolyoya çok güçlü malzeme sağlıyor.
IA’i Extended Essay ile karıştırmamak önemli. Extended Essay daha uzun, daha teorik ve 4.000 kelimelik bağımsız bir makale. Physics IA ise yaklaşık 3.000 kelimelik, deney temelli, çok daha odaklı bir Internal Assessment raporu. 2025 itibarıyla IA, 4 ana kriter üzerinden değerlendiriliyor: Research Design, Data Analysis, Conclusion, Evaluation; her biri 6 puan, toplam 24 puan ve bu puan da IB ölçeğinde 1–7 arası nota dönüştürülüyor.
Aşağıdaki rehberde önce yapıyı ve kriterleri netleştireceksin, sonra fikirden bitmiş rapora kadar adım adım bir yol haritası göreceksin, en sonda da 20 özgün Research Question örneği bulacaksın. Hem SL hem HL öğrencileri, bu rehberi kullanarak IA sürecini çok daha planlı ve sakin şekilde yönetebilir.

Photo by cottonbro studio
IB Physics IA, aslında “küçük bir bilimsel araştırma projesi” gibi düşünülebilir. Amaç, sadece bir lab report yazmak değil, baştan sona kendi araştırmanı tasarlayıp yürütmen. Yani Research Question belirliyorsun, deney tasarlıyorsun, veri topluyorsun, Data Analysis yapıyorsun ve sonunda kendi sonuçlarını eleştirel şekilde değerlendiriyorsun.
Final sınavındaki Paper 1, Paper 2 ve varsa Paper 3 daha çok bilgiyi hızlı hatırlayıp uygulama üzerine kurulu. IA ise çok daha bireysel, zaman açısından daha esnek ve yaratıcılığa açık. Burada kimse senden süper karmaşık bir teori istemiyor; beklenen şey, ulaşılabilir bir konu seçmen, temiz bir deney planlaman ve veriyi mantıklı bir şekilde yorumlaman.
Bu yüzden IA, üniversitedeki birinci sınıf lab deneyimlerinin ön provasına çok benzer. Örneğin MIT Physics bölümünün giriş düzeyi kaynaklarına bakarsan, orada da teoriyi anlayıp deneyle birleştirmek için benzer bir mantık kullanıldığını görürsün.
Tipik bir IB Physics Internal Assessment raporunda şu başlıklar bulunur:
Yaklaşık 3.000 kelimelik sınır, yalnızca “koşan metin” için geçerli. Yani ana paragraflar, başlıklar ve açıklamalar sayılır; tabloların içindeki sayılar, grafik üzerindeki etiketler, formül içi ifadeler ve kaynakça genelde kelime sayımına dahil edilmez. Yine de okulunun resmi kılavuzunu kontrol etmek iyi fikir.
2025 syllabus ile birlikte IB Physics IA dört ana kriter üzerinden değerlendiriliyor:
Toplam 24 puan, daha sonra IB’nin resmi Grade Boundary tablosuna göre 1–7 arasına dönüştürülüyor. Grade Boundary, belirli bir oturumda (örneğin May 2025) “7 için en az kaç puan, 6 için kaç puan gerektiğini” gösteren sınır değerlerdir ve her oturumda biraz değişebilir. Bu yüzden en güncel bilgiyi almak için mutlaka okulunun IB Coordinator’ı ya da paylaşılan resmî dökümanları takip etmek gerekir.
İyi bir Research Question, net, ölçülebilir ve dar kapsamlı olur. Genelde tek bir independent variable ve tek bir dependent variable içermesi, IB Physics müfredatındaki açık bir kavramla bağlantılı olması beklenir.
Örneğin “The effect of the angle of an inclined plane on the acceleration of a cart” gibi bir soru, hem mekanik konusuna bağlı kalır hem de okul laboratuvarında rahatça test edilebilir. Buna karşılık “Investigating black holes” gibi çok geniş ve tamamen teorik bir başlık, Internal Assessment için uygun değildir.
Sadece bilgisayar simülasyonuna dayalı Research Question’lar da risklidir. Simülasyon destekleyici olabilir, ancak ana veri setinin çoğu kendi ölçümlerinden gelmelidir. Konu seçerken şu üç filtreyi kullanmak işini kolaylaştırır:
Bu üçüne “evet” diyemediğin bir fikir, muhtemelen IA için seni yoracak kadar iddialıdır.
Introduction bölümü, okuyucuya “Bu çalışmada ne yapıyorum ve neden önemli” sorularını cevaplar. Burada önce konunun fiziksel arka planını (theoretical background) kısa ve anlaşılır bir dille anlatman gerekir. Kullanacağın ana formülleri, kavramları ve varsayımları basit ama yanlışsız şekilde özetlemelisin.
Gerçek hayat bağlamı, Introduction’ı zenginleştirir. Örneğin sürtünme katsayısını araştırıyorsan, bunu araba lastiklerinin yol tutuşu, spor ayakkabılar ya da kayak ekipmanı ile ilişkilendirebilirsin. Dalgalarla ilgili bir çalışmada, müzik enstrümanları veya telefon hoparlörlerinden bahsetmek doğal bir bağlantı kurar.
En iyi yaklaşım, Introduction’ın son paragrafında Research Question’ı tam cümle halinde yazmaktır. Örneğin:
“This investigation aims to determine how the length of a simple pendulum affects its period of oscillation.”
Bazı okullar hypothesis yazmanı da ister. Hypothesis, teoriye dayanarak hangi trendi beklediğini kısaca açıklar. Hypothesis zorunlu olmasa da, özellikle Data Analysis ve Conclusion bölümlerinde “beklenen” ve “gözlenen” davranışı karşılaştırırken sana büyük rahatlık sağlar.
Bu bölüm, Research Design kriterinin kalbidir. Önce üç temel kavramı netleştirmek iyi olur:
Materials and Equipment listesinde, sadece “meter ruler” yazmak yetmez, aynı zamanda hassasiyetini yani uncertainty değerini de eklemek gerekir. Örneğin “Digital stopwatch (±0.01 s)”, “Meter ruler (±0.5 mm)” gibi notlar, Data Analysis kısmındaki belirsizlik hesabının temelini oluşturur.
Methodology kısmında, bir başkası raporu okuyup senin deneyi aynen kurabiliyorsa, doğru yoldasın demektir. Adım adım, mantıklı sırayla, pasif ya da üçüncü tekil şahıs anlatımı kullanarak yazmak bu bölümde işini kolaylaştırır. Gerekirse basit bir diagram ekleyip, ölçüm noktalarını ve sensörlerin yerini işaretleyebilirsin. Ayrıca, kaç farklı değer için ölçüm yapacağını ve her birinde kaç trial alacağını da bu bölümde planlaman gerekir.
Data Collection bölümünde ham verilerini düzenli tablolar halinde sunarsın. Her tabloda açık bir başlık, birimlerle birlikte sütun başlıkları ve ölçüm belirsizlikleri yer almalıdır. Significant figures kullanımında tutarlı olmak, Data Analysis puanını doğrudan etkiler.
Data Analysis’te ise işin matematik kısmı devreye girer. Gerekli yerlerde ortalama alırsın, graph plotting yaparsın, line of best fit çizersin ve slope ya da intercept gibi büyüklükleri hesaplarsın. Uygun olduğunda error bars kullanarak belirsizlikleri görselleştirebilir ve basit error propagation örnekleri ile nihai sonucun belirsizliğini tahmin edebilirsin.
Hesaplamaların en az bir örneğini adım adım göstermek çok önemlidir. Örneğin period hesabı, slope’tan spring constant bulma veya yüzde hata (percentage error) hesabını, bir veri satırı üzerinden ayrıntılı şekilde yazabilirsin. Üniversite seviyesinde lab raporlarının nasıl yazıldığına dair fikir edinmek istersen, Las Positas College’ın lab report rehberine göz atmak da faydalıdır.
Conclusion bölümünde, lafı dolandırmadan Research Question’a net bir cevap vermen gerekir. Cevabın mutlaka veriye dayanmalı ve kısa da olsa teoriyle bağlantı kurmalıdır. Örneğin “The period of a simple pendulum is proportional to the square root of its length, which is consistent with the theoretical model T = 2π√(L/g).”
Eğer elde ettiğin sonuç teorik değerden sapıyorsa, bu da normaldir, yeter ki bu farkı anlamlı bir şekilde tartış. Yüzde hata hesaplayıp, sapmanın beklenen belirsizlik aralığı içinde olup olmadığını kontrol etmek burada iyi görünür.
Evaluation bölümünde, yaptığın çalışmaya dışarıdan bakıp güçlü ve zayıf yönlerini dürüstçe yazarsın. Random error, genellikle ölçümlerdeki küçük dalgalanmalarla ilgilidir; systematic error ise her ölçümde aynı yöne kaymaya sebep olan, örneğin kalibre edilmemiş bir sensör gibi kaynaklardan gelir. Bunları ayırt edip, her biri için spesifik limitations ve improvement önerileri vermek büyük fark yaratır. “Daha dikkatli ölçerdim” gibi genel cümleler yerine, “Using a photogate instead of a handheld stopwatch would reduce reaction-time error” gibi somut öneriler yazmak çok daha etkilidir.
Aşağıdaki sorular, bire bir kopyalanmak için değil, kendi ortamına ve ilgi alanına göre uyarlaman için örnek olarak veriliyor. Hepsi deneysel olarak uygulanabilir ve IB Physics müfredatıyla uyumlu.
Mechanics, motion, forces, energy ve momentum gibi temel kavramları içerir ve okul laboratuvarında en rahat çalışılan alanlardan biridir.
Örnek Research Question fikirleri:
Bu konu alanında, basit DC circuits, resistance, Ohm’s law ve küçük mıknatıslarla yapılan deneyler öne çıkar.
Örnek sorular:
Waves konusunda gergin tel, ses dalgaları, su dalgaları ve rezonans tüpleri ile birçok pratik deney yapılabilir. Hatta telefon uygulamaları ile frekans ve sound level ölçmek bile mümkün.
Örnek sorular:
Thermodynamics, heat capacity, cooling curves, insulation ve phase change gibi konularla, ev ortamında bile yapılabilir deneyler sunar.
Örnek sorular:
Optics konuları arasında reflection, refraction, diffraction ve polarization öne çıkar; bunların çoğu basit malzemelerle test edilebilir.
Örnek sorular:
IA sürecini birkaç haftaya yaymak, stresi ciddi şekilde azaltır. Basit bir zaman planı şöyle olabilir:
Supervisor ile düzenli görüşmek, yanlış yolda ilerleme riskini azaltır ve akademik dürüstlük çerçevesinde sana yön verir. Kısa da olsa bir lab notebook tutup, tarih tarih ne yaptığını yazman, hem Evaluation bölümünde işine yarar hem de veri kaybı riskini azaltır.
Bazı hatalar, neredeyse her yıl tekrar eder. Bunların farkında olmak, puanını korumanı sağlar.
Teori kısmı ve deney tasarımı için, internet üzerinde çok sayıda ücretsiz ve güvenilir kaynak var. Özellikle üniversitelerin fizik bölümü sayfaları hem kavram açıklamaları hem de lab kültürü hakkında iyi örnekler sunar.
Bu kaynaklar IB ile doğrudan bağlantılı olmasa da, temel fizik teorisini doğru öğrenmek ve lab report yazım stilini görmek için çok faydalıdır. Kullandığın her kaynağı APA veya MLA formatında düzgünce citation listesine eklemek, akademik dürüstlüğün vazgeçilmez bir parçasıdır.
IB Physics Internal Assessment, ilk bakışta korkutucu görünebilir, ancak adımlarına ayırdığında gayet yönetilebilir bir süreç olur. Güçlü bir Research Question seçmek, tekrar edilebilir bir deney tasarlamak, verilerini dikkatle toplamak, açık ve mantıklı bir Data Analysis yapmak ve dürüst bir Evaluation yazmak, seni yüksek bandlara taşıyan temel adımlardır.
Bu yazıdaki 20 Research Question fikrini doğrudan kopyalamak yerine, kendi ilgi alanına, ekipmanına ve zamanına uyacak şekilde uyarlaman çok daha sağlıklı bir yol olur. Böyle yaptığında, raporun hem özgün hem de senin için anlamlı hale gelir.
Unutma, IA sadece IB diploması için bir gereklilik değil, aynı zamanda üniversitedeki lab dersleri ve ileride yapmak isteyebileceğin bilimsel çalışmalar için küçük ama güçlü bir prova gibidir. Planlı çalış, supervisor’ının rehberliğinden yararlan ve sürecin her adımında bir şeyler öğrendiğini aklında tut; sonunda ortaya çıkacak çalışma, verdiğin emeğe değecektir.
Bir ormanın kesilmesine “evet” ya da “hayır” demek kolay görünebilir, ama IB Environmental Systems and Societies (ESS) içinde önemli olan kararın kendisi değil, neden o
Bir nehri kirleten fabrikanın bacası sadece duman mı çıkarır, yoksa görünmeyen bir fatura da mı üretir? IB ESS’de environmental economics, tam olarak bu görünmeyen faturayı
Bir nehre atılan atık, bir gecede balıkları öldürebilir, ama o atığın durması çoğu zaman aylar, hatta yıllar alır. Çünkü çevre sorunları sadece “bilim” sorusu değil,
Şehirde yürürken burnuna egzoz kokusu geliyor, ufuk çizgisi gri bir perdeyle kapanıyor, bazen de gözlerin yanıyor; bunların hepsi urban air pollution dediğimiz konunun günlük hayattaki
Şehir dediğimiz yer, sadece binalar ve yollardan ibaret değil, büyük bir canlı organizma gibi sürekli besleniyor, büyüyor, ısınıyor, kirleniyor, bazen de kendini onarmaya çalışıyor. IB
IB ESS Topic 8.1 Human populations, insan nüfusunun nasıl değiştiğini, bu değişimin nedenlerini ve çevre üzerindeki etkilerini net bir sistem mantığıyla açıklar. Nüfusu bir “depo”
Bir gün marketten eve dönüyorsun, mutfak tezgahına koyduğun paketli ürünlerin çoğu, aslında üründen çok ambalaj gibi görünüyor. Üstüne bir de dolabın arkasında unutulan yoğurt, birkaç
Evde ışığı açtığında, kışın kombiyi çalıştırdığında ya da otobüse bindiğinde aslında aynı soruyla karşılaşıyorsun, bu enerjiyi hangi kaynaktan üretiyoruz ve bunun bedelini kim ödüyor? IB
Bir musluğu açtığında akan su, markette aldığın ekmek, kışın ısınmak için yaktığın yakıt, hatta telefonunun içindeki metal parçalar; hepsi natural resources (doğal kaynaklar) denen büyük
Gökyüzüne baktığında tek bir “hava” var gibi görünür, ama aslında atmosfer kat kat bir yapı gibidir ve her katın görevi farklıdır. IB Environmental Systems and